Mekyard M161 Ultrasonik Yaban Domuz Kovucu
http://ticiz.com/p184306-yaban-domuzu-kovucu.html
Yaban Domuzu ile İlgili Bilgiler
(https://mekyardblog.wordpress.com/2017/04/16/mekyard-yaban-domuzu-ile-ilgili-bilgiler/)
Yaban domuzları Avrupa ormanlarında, Afrika’nın kuzey-batısında ayrıca Asya’da yaşamaktadırlar. Tam olarak bilinmese de yaban domuzları alt tür cinsleri 4 ila 25 arasında sahip olduğu tahmin edilmektedir. Türler aralarında birbirleri ile çifteleştiklerinden dolayı bulundukları yerleşim yerlerine göre dört ana alt tür olarak sınıflandırılırlar. Büyüklükleri ve görünüşleri bakımından çok benzer olup renkleri bulundukları coğrafyaya göre değişiklik gösterebilmektedirler. Yaban domuzları yeni bir bölgeye çok kolay adapte ve uyum sağlar, hemen hemen her şeyi yeme kabiliyetine sahip, çok hızlı koşmanın yanında çok da iyi yüzmeyi bildikleri için çok farklı coğrafyalarda yaşamlarını sürdürebilirler.
Yaban domuzları orta büyüklükte memeli bir hayvan olup, baş ve ön tarafı geniş ve arka kısmı daha dar bir hayvandır. Kalın ve çift tabakalı kaba bir kürke sahiptirler, bu da daha sert, kıllı üst tabakadan oluşup alt tarafı yumuşak astara sahiptir.
Yaban domuzunun arka sırtı boyunca uzanan kılları geri kalan kısmına göre daha uzundur. Yaban domuzlarının renkleri bulundukları bölgelere göre kahverengi, siyah, kırmızı veya koyu gri gibi renklerde olabilir. Örneğin batı Avrupa’da bulunan yaban domuzları genelde kahverengi renkte olup doğu Avrupa’daki yaban domuzları tamamen siyah renktedirler.
Yaban domuzlarının görme yetenekleri; çok küçük boyutta göze sahip olduklarından, inanılmaz derecede zayıftır. Fakat uzun burunları sayesinde yaban domuzlarının inanılmaz derecede koku alma kabiliyetine sahiptirler.
Yaban domuzları dünyada en geniş şekilde dağılmış memeli hayvanlarıdır, bulundukları bölgeler batı Avrupa’dan başlayıp Japonya ve daha doğuya gider, güneyde Endonezya’nın yağmur ormanlarına kadar ulaşmaktadır.
Yaban domuzları gececil hayvanlardır, bu yüzden gece dışarı çıkıp yemek ararlar. Gece avlanmaya çıkmadan önce gündüz 12 saat yapraklar ile yapılmış yuvalarında uyuyarak geçirirler.
Dişi yaban domuzları yaprak, ot ve yosun ile yapılmış yuvalarında 4 ile 6 yavru doğurabilmektedirler. Anne yaban domuzu gelebilecek tehlikelere karşı yavrularının yanından ilk iki hafta hiç ayrılmamaktadır. Yaban domuzu yavrularını üzerlerinde bulunan açık kahverengi kürk, ve sırt tarafında bulunan krem ve kahverengi çizgiler sayesinde çok kolay ayırt edebilirsiniz. Bu çizgiler yavrular 3 ila 4 aylık olunca belirginsizleşmekte, böylece genç yaban domuzları ormanda daha etkili şekilde kamufle olurlar. Yavrular iki aylık olduktan sonra yuvalarından çıkarak yem aramaya başlarlar, yavru domuzlar yedi aylık olduktan sonra tamamen bağımsız olurlar, renkleri bu sürede kırmızı renge çok yakındır. Yaban domuzlarının rengini yetişkinlere özgü renge bir yaşına geldikleri zaman alırlar.
Yaban domuzları hepçil hayvanlardır (hem etobur hem de otobur) ve başlıca besin kaynağı bitkilerdir. Yaban domuzlarının yedikleri arasında %90 bitkiler oluşturmaktadır, daha çok taze yaprak, meyve ve ot olmakla birlikte bitki köklerini burunları yardımı ile çıkarabilmektedirler. Değişken bölgesel mevsimlerde yaşamak, yaban domuzlarının da değişen meyvelere ve çiçeklere adapte olmasını sağlar, protein bakımından zengin olan ve sonbaharda çıkan meşe palamudu yaban domuzlarının kış mevsimine hazırlanmasını sağlamaktadır. Her halükarda yaban domuzları önlerine çıkan her şeyi yeme kabiliyetine sahiptirler, ayrıca yumurta, fare, kertenkele, solucan ve hatta yılan yiyerek ilave protein sağlayabilirler. Yaban domuzları başka vahşi hayvanlar tarafından öldürülen ve kalıntıları bırakılmış hayvanları da yerler.
Yaban domuzlarının predatörleri (avcı hayvan) ve tehditleri; inanılmaz yaygın olmaları sebebiyle yaban domuzları fazla sayıda ve büyüklükte predatör tarafından avlanabilirler, bu tamamıyla onların doğal yaşam ortamlarında gerçekleşmektedir. Büyük kedigil cinsleri örneğin leopar, vaşak ve kaplanlar yaban domuzlarını avlayan en yaygın hayvanlar arasında olup, aynı zamanda etobur hayvan olan kurt ve ayılar, ayrıca insanlar tarafından da avlanmaktadırlar.
Yaban domuzu vahşi ortamlarda sayılarının çok ani bir düşüş yaşamasına rağmen, Avrupa, Polonya ve Pakistan gibi bazı bölgelerde bu sayı önemli derecede yükselmektedir ve bunun sebebi henüz belli değildir. Bu artışın sebebi avcı hayvanların sayısında düşüş olması, yaban domuzlarının korunmasındaki artış ve doğal yaşam alanlarında daha düzenli avlanmaya izin verildiği düşünülmektedir.
Yaban domuzları ile ilgili ilginç gerçekler ve özellikler
Yaban domuzların burunları muhtemelen bu hayvanların en belirgin özelliklerinden bir tanesidir, diğer memeli hayvanları birbirinden ayrılmasını sağlamaktadır. Yaban domuzların burunlarının sonunda kıkırdaksı bir disk bulunmakta, bu da burun önü adı verilen bir kemik ile desteklenmekte, bu da yaban domuzların burunlarının yiyecek ararken buldozer görevi yapmakta ve her tarafı altüst etmeye yarar. Bütün yaban domuzlarında alt dudaklarının aşağı tarafında azı dişleri bulunmaktadır, erkek olanların azı dişleri dişi olanlara göre biraz daha uzundur ve ağızlarından yukarıya doğru eğimlidir. Daha da ilginci, erkek yaban domuzlarının üst dudak tarafında içi boş azı dişi bulunmakta bu da bıçak bileme görevi yapmaktadır, bu azı dişleri sürekli olarak erkek domuzların alt kısımda bulunan azı dişlerini bilemektedir, ki bu dişler 6 cm’ye kadar uzayabilmektedirler.
Yaban domuzlarının insanlar ile ilişkileri
Yaban domuzları etleri için bazen çiftliklerde yetiştirilmektedirler, fakat aynı zamanda yüzyıllardır ödül veya hatıra için sivri dişleri için avlanabilmektedirler, bu yüzden bazı bölgelerde bu hayvanların soyu tükenmiştir, örneğin Birleşmiş Krallıklar.
Yine de bugün, insanlar yaban domuzunu değişik ülkelere tanıtarak sırf bu yerlerde av olarak yenebilmeleri için yetiştirmektedirler. Bu bahsedilen yerler Havai, Galapagos Adası, Fiji, Yeni Zelanda, Avustralya, Güney Afrika, İsveç ve Norveç olarak sıralanabilir. Yaban domuzları aslında insanlar tarafından çok uzun süre çiftliklerde yetiştirildiğinden dolayı yaban domuzları şu anda yaygın olan domuzların atasıdır. Dünyadaki yaban domuzu popülasyonu aslında artmasına rağmen, bir bütün olarak türlerin yaşamsal coğrafyaları azalmakta ve tehdit altındadır, başlıca nedenleri ormanların yok olması ve yerleşim alanlarının sürekli artması.
Yaban domuzlarının korunma durumu ve bugünkü yaşantıları
Bugün, yaban domuzları IUCN (Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği) listesinde en az endişe edilen ve doğal yaşam alanlarında türlerinin yakın zamanda sona ermeyeceğini belirtmektedir. Yaban domuzlarının sayıları toplamda azalmakta, fakat bunun asıl nedeni avlanma ve doğal yaşam alanlarının azalmasıdır. Özellikle birkaç bölgede, yaban domuzu sayısında çok hızlı bir düşüş görülmekte.
Yaban Domuzu ile İlgili Gerçekler
Yaşadığı coğrafya: bütün Avrupa ve Asya kıtası
Yaşama yerleri: geniş yapraklı ormanlar ve kışın yapraklarını döken bitkilerin olduğu alanlar
Renkleri: kahverengi, kırmızı, siyah ve gri
Deri yapıları: kürk
Ölçüleri: 55 cm – 100 cm
Ağırlıkları: 80 kg – 175 kg
Maksimum koşu hızları: 48 km/saat
Beslenme biçimleri: hem etçil hem de otçuldurlar, ayrıca her besini yiyebilme kabiliyetine sahiptirler
Avları: etli ve zarlı kabuksuz meyve, bitki kökleri ve solucanlar
Predatörleri (Korktukları canlılar): kaplan, kurt ve insanlardır
Yaşam biçimleri: avlanmaya gece çıkan hayvanlardır
Ömürleri: 15 – 20 yıl arası
Çiftleşebilme yaşları: 7 – 10 aylık
Gebelik süreleri: 3 – 4 ay
Yeni doğmuş yavrunun sütten çekme süresi: 2 – 3 ay
Korunma durumu: asgari kaygı
En büyük tehdit: yaşama alanlarının kaybolması
En belirgin özellikleri: uzun, sert ve düz burunları
İlginç özellikleri: erkek yaban domuzlarının üst dişi alttaki dişi sivriltmeye yaramaktadır
Mekyard ultrasonik ses üreten hayvan kovucuları farklı hayvan türlerine (domuz, sansar, kuş, kurt, ayı vb.) özel sesler yayarak bu hayvanların hiç hoşlanmayacakları ses frekansında sesler yayar ve hayvanlara herhangi bir zarar vermeden bu bölgelerden uzaklaşmalarını sağlar. Mekyard ürün gamında bulunan ultrasonik cihazlar dışarıya herhangi bir ses vermez, ancak bazı ürünlerimiz ayarlanabilir özelliğie sahip olduğundan ultrasonik ses frekansını düşük seviyeye ayarladığınız taktirde insanların duyabileceği ince bir tiz sesi olarak duyulabilirsiniz.
Ultrasonik sesin herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır, hatta bazı hastalıklarda teşhis ve tedavi için ultrasonik yöntemler uygulanmaktadır.
Bize sorularınızı, paylaşmak istediğiniz veya yazmamızı istediğiniz konuları buradan veya e-mail atarak bildirebilirsiniz.
Hangi sosyal medyayı daha çok kullanıyorsunuz? Size birkaç seçenek sunuyoruz ve bizi buradan takip edebilirsiniz: Facebook, Twitter, LinkedIn, Google+
Mekyard Blog sayfası adresi: https://mekyardblog.wordpress.com
Bizi takip edin….
http://www.mekyard.com
info@mekyard.com
https://www.facebook.com/mekyard
https://plus.google.com/+MekyardCompany
https://www.linkedin.com/in/mekyard
http://www.pinterest.com/mekyard/
https://mekyardblog.wordpress.com
Kaynaklar: